28 Kas

Mustafa Yılmaz Gemlik’te

Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi, Genel Merkez Tanıtma Başkanı, TBMM'de parlamento muhabirliği de yapmış olan Gazeteci-Yazar Mustafa Yılmaz, İlçe teşkilatının organize ettiği "Terör ve Siyonizm" konulu konferans Belediye Düğün Salonunda yapıldı.

Programa İlçe Başkanı Sedat Özmen’in yanı sıra çok sayıda davetli, partinin kadın ve gençlik kolları üyeleri ile çok sayıda yönetici katıldı.

Programın açılış konuşmasını yapan İlçe Başkanı Sedat Özmen, Mustafa Yılmaz’ın yoğun bir programı olduğunu, bu yoğunluk arasında Gemlik Teşkilatının ricasını kırmayarak geldiğini belirterek “Kendilerine teşkilatım ve şahsım adına teşekkür ediyorum. Bugün inşallah Mustafa Yılmaz beyin kıymetli görüşlerini alacağız, kendisinden istifade edeceğiz.” dedi.

“ORTADOĞU’ya BAHAR mı GELDİ ?”

Gündeme ilişkin konuları değerlendiren Mustafa Yılmaz, ilk olarak Ortadoğudaki yaşanan gelişmelere değindi. “Arap Baharı” tabirinin yerel bir terim olmadığını belirten Yılmaz “Bu olaylara Arap baharı ismini batı koymuştur. Mesele tamamen sömürü ve Büyük Ortadoğu projesini gerçekleştirmektir.” Dedi.

“Bana bir ülkenin parasının kontrolünü verin,ve kanunlarını kimin yaptığı umurumda olmaz”

Dünya sermayesini birkaç tane Siyonist aile şirketinin yönettiğini belirten Yılmaz, bunlardan birinin de Rothschild ailesi olduğunu belirterek şöyle konuştu: “Bu ailenin sermayesi, tüm dünya sermayesinin %40 ına tekabül ediyor. Amerikan Merkez Bankası bile bu ailenin en büyük borçlusu durumunda. Bu ailenin en önemli bireyi olan Amschel Bauer Mayer Rothschild “Bana bir ülkenin ekonomisinin kontrolünü verin, ondan sonra o ülkede kanunları kimin yaptığı umurumda olmaz.” Demiştir. Şimdi bu söz üzerine geçmişe bakalım. Şimdiye kadar Amerikan Başkanlarının arasında kaç başkan Merkez Bankasına karşı çıktı? Bir tane. O da Kennedy. Ölüm nedenini başka yerde aramaya gerek yok.”

“BOP ADIM ADIM UYGULANIYOR”

Libya’daki muhalif harekete de değinen Yılmaz “Kaddafi’yi devirdiler, öldürdüler. Evet Kaddafi zalimdi, deliydi. Ama şunu göz ardı etmemek gerekir ki Libya gibi kabile ve aşiretlerden oluşan bir ülkeyi ancak bir deli yönetebilir. Ayrıca eğer Kaddafi zulmediyorsa onun cezasını Sarkozy vermemeliydi. Batı vermemeliydi. Libya bizim ailemizin üyesi. Libya bizim diyarımız. Osmanlı’nın asırlarca hüküm sürdüğü, hizmet ettiği topraklar. Eğer ailemizin bir bireyinde sorun varsa onun cezasını yine biz vermeliydik, batıya bırakmamalıydık. Şimdi geçici konsey kuruldu. Alınan ilk karar nedir peki? Bingazi’de Merkez Bankasını kurmak. Ne için? Sömürmek için tabi” şeklinde konuştu.

“SOMALİLİ KORSANLAR DEĞİL SOMALİLİ KAHRAMANLAR”

Somali’de yaşanan iç savaşa da değinen Yılmaz geçtiğimiz aylarda oraya gözlemlerde bulunmak üzere gittiğini belirterek yaşadıklarını aktardı. Yılmaz şöyle konuştu: “Somali’de, Kenya’da yaşananların, açlık ve kıtlığın sebebi tabiat veya doğal şartlar değildir. İngiltere başta olmak üzere batının sömürüsünde olan bu ülkelerde mesele aslında demokrasi falan da değildir. Eğer mesele demokrasi ise şu anda İngiltere bir krallıktır. İsmi de zaten Birleşik Krallık olarak geçer. Eğer mesele sivil bir anayasa ise İngiltere’de bir anayasa yoktur. Teamüller geçerlidir. Eğer ki doğal imkansızlık ise sorun, haritadan bakın. Somalinin 3000 km sahili var. Yani yaşayanların her biri bir olta atsa denize zaten açlık sorunu kalmaz. Ama bunların elinden oltayı alıp kaleşnikof silahları veren batının ayrı bir hesabı var tabi. 3000 km sahil öylece batının nükleer atık bölgesi olmuş durumda. Herkesin eline silah veren batı sömürüsü kendi pisliklerini Somali sahillerine boşaltıyor. Halk da birbiriyle uğraşmaktan batıya başkaldıramıyor. Şimdi haberlerde izlersiniz Somalili korsanlar gemi kaçırdı, gemi alıkoydu, açık denizde tehditler v.s. O Somalili korsan dedikleriniz aslında o nükleer atık boşaltan gemileri püskürtmek için canlarını ortaya koyan kahramanlardır. Kimse bunu bilmez. Çünkü batı öyle bilinmesini istemiyor.” Dedi.

“BİZ KİMİZ SORUSUNA VERECEĞİNİZ CEVAP”

Meselelerin çözümü için sorunun tespiti gerektiğini belirten Mustafa Yılmaz, öncelikli olarak Türkiye’nin kendi gücünün farkına varması gerektiğini belirterek “Bizim sınırlarımızı fiziki haritalarla tanımlamak yanlış olur. Edirne’de takılmayın. Gidin bakın Bosna’daki kaldırımlar Osmanlı’nın eseri, köprüler, çeşmeler hepsi Osmanlı. Sonra yine.Hatay’da durmayın Şam’a gidin. Şam’da herhangi birine beni buranın en büyük alışveriş yerine götürün deyin. Sizi istisnasız götürecekleri yer Abdülhamit Han zamanında yapılan Hamidiye Çarşısıdır. En büyük mescide giderseniz Kanunu Sultan Süleyman’ın yaptırdığı Süleymaniye Külliyesini görürsünüz. Fetih medeniyettir. İşgal ise yıkımdır”

“NAHNU CEDDÜK”

Ortadoğudaki bir gezisinden bir olay aktaran Yılmaz “Beyrut’u özel bir taksi ile geçiyoruz. Tabi farlarımız kapalı. Savaş bölgesi. Bir ara taksici nereden geldiğimizi sordu. Arkadaşımda kısaca “Nahnu Ceddük (Biz sizin Atanızız) dedi. Şoför şöyle bir geri baktı ve “İstanbul” dedi. Başka hiçbir şey anımsatmadı ona o kelime. Somali 450 yıl Osmanlı egemenliğinde yaşadı. Biz Açe’yi deprem felaketiyle öğrendik. Açe dediğiniz yerde hala hutbeler Osmanlı adına okunuyor. Herkes kenarda köşede belki bir daha gelir umuduyla Osmanlı sikkesi saklıyor. Biz böyle bir ecdadın temsilcisiyiz” dedi.

“LA demeyen İLLA diyemez”

AKP ile Saadet Partisi arasındaki farkı ortaya koymak için bazı hususları belirten Yılmaz şöyle konuştu: “Bizim en önemli farkımız şudur. Biz mevcut düzende değişiklik yapacağız demiyoruz. Biz şu anki düzeni toptan reddediyoruz. Yeni bir düzen inşa edeceğiz. Yeni bir ekonomi sistemi, yeni bir dünya düzeni. Rahmetli Hocamıza vefatından iki gün önce ortadoğudaki yaşanan gelişmeleri sormuştuk. Bize Siyonizm gömlek değiştiriyor demişti. AKP şimdi küresel hakimiyetin bölgesel taşeronu durumuna gelmiştir. Ortada bir film var. Bir Hollywood filmi. Herkese bir rol biçmişler. Zamanında Demirel 3 dakika oynamış, Ecevit 5 dakika oynamış, Özal 10 dakika oynamış. Şimdi Tayyip Bey’i 30 dakika oynatıyorlar. Ama film aynı, senaryo aynı. Saadet Partisi olarak biz diyoruz ki bu filmi biz çekeceğiz, senaryoyu biz yazacağız. “ dedi.

Mustafa Yılmaz programdan sonra lokalde çay sohbetiyle beraber teşkilat mensuplarının sorularını yanıtladı.

Gemlik Gündem

Bu Yazı Yoruma Kapalıdır.